Türkiye ve dünyada enerji sektörü ne durumda?

Teknoloji, elektrik sektörü yatırımlarında karar verme sürecinin bir parçası olmanın ötesine geçerek en belirleyici faktör haline geliyor. Uluslararası danışmanlık ve denetim şirketi EY (Ernst & Young) Türkiye’nin Enerji Sektörü Lideri Erkan Baykuş, Türkiye ve dünyada enerji sektörünün durumunu değerlendirdi ve 2020 yılı için öngörülerini aktardı. Ernst & Young Türkiye enerji sektörü STOXX Europe 600

EY’nin Enerji Sektörü İşlem ve Trendleri Raporu’nda da belirtildiği üzere, girişim sermayesi yatırımları 2019’un ikinci çeyrek döneminde elektrik piyasasında 2,1 milyar dolar katkı sağladı. Söz konusu yatırımların büyük bir bölümü ulaşımın elektrikli hale getirilmesine yani elektrikli araç teknolojisi ve altyapısına (batarya ve şarj istasyonları) odaklanıyordu. Elektrikli araç teknolojisine en çok yatırımın Asya Pasifik Bölgesi’nden geldiğini, ülke bazında ise yatırımlara Çin’in öncülük ettiğini görüyoruz. Öte yandan rekabetin yoğun olduğu bir piyasada girişim sermaye yatırımcılarını çekmek kolay değil. Elektrik şirketlerinin bu amaçla yüksek risk barındıran girişim sermayesi yatırımcılığına uyum sağlamak için ciddi çalışmalar yapmaları gerekiyor.

İşlemler özelinde baktığımızda; finansal yatırımcıların öngörülebilir getiri sağlayan ve istikrarlı nakit akışı sunan varlıklara yönelerek portföylerini dengelediklerini görüyoruz. Öne çıkan yatırım trendlerini incelediğimizde, artış gösteren batarya depolama yatırımları karşımıza çıkıyor. Çünkü yenilenebilir enerjinin yükselişi, batarya depolamayı elektrik şebekesinin desteklenmesinde daha önemli bir faktör haline getiriyor. Statkraft ve Statera Energy gaz jeneratörleri ile yedeklenmiş 1 GW kurulu güçte depolama yatırımı ile şebekeyi desteklemeyi hedefliyor.

Diğer taraftan, ABD’de Dışişleri Bakanlığı’nın kamusal yatırımlar bütçesi dahilinde, yüksek talep saatlerinde çalışacak 275 MW’lık konvansiyonel santral yatırımının yerine 6 saatlik batarya tesisleri kurulması planlanıyor. Bununla birlikte elektrik şebekelerinin akıllı teknolojilerle donatılması amacıyla dünya genelinde çeşitli ortaklıklar kuruluyor. Dubai Elektrik ve Su Otoritesi’nin (DEWA) akıllı şebeke çözümleri sunan Kanadalı bir şirketle gerçekleştirdiği ortaklık ile bölgeye ilk sanal elektrik santralinin kurulması hedefleniyor. Japonya’da ise blockchain teknolojisi kullanılarak birden fazla denk işlemci (P2P) arasında elektrik iletilmesi test edilecek.

Senelik sektörel performanslar incelendiğinde 2019 yılında global enerji ve altyapı yatırımları önceki seneye oranla 30% artışla 26.8 milyar dolara ulaşırken, 2019’un 2. çeyreğinde ABD küresel altyapı yatırımlarının yarısından fazlasını çekti. Çin ise Asya Pasifik’te öncülüğünü sürdürdü. Bununla beraber, yeni teknolojiler ve yenilenebilir enerjiye yönelik artan iştahın hâkim olduğu bir yatırım ortamı oluştu. Bu iki alanın elektrik piyasasında önümüzdeki dönemde de belirleyici olmaya devam edeceğini öngörüyoruz. 2019 yılı enerji ve altyapı sektörlerinin finansal performanslarına baktığımızda Amerika, Avrupa ve Asya Pasifik bölgelerinde yenilenebilir enerji yatırımlarının sırasıyla 36,3%, 27.9% ve 23.8% yatırımcı geri dönüş oranları ile önde geldiği görüldü. Bu oranlar aynı finansal dönemdeki S&P 500, STOXX Europe 600 ve Nikkei 225 ortalama kazanç oranlarının çok ilerisinde.

Ernst & Young Türkiye enerji sektörü STOXX Europe 600